Acil.Net

Pişiğe Ne İyi Gelir? Belirtileri Nelerdir?

#

Yazan, Havva Solhan
01.07.2020 20:12 (Güncellendi 04.07.2020 18:36)

Beslenme GÜVENİLİR KAYNAK

Pişiğe Ne İyi Gelir? Belirtileri Nelerdir?

Pişiğe Ne İyi Gelir

Daha çok bez kullanmakta olan bebeklerde ayrıca yine bez kullanmak durumunda kalan yaşlılarda sıklıkla karşılaşılan pişik, sıcak havalarda daha sık karşılaşılan bir cilt sorunudur. Bez bağlanan bölgelerde, kasık ve kalçada karşılaşılan pişik önlenebilir bir cilt hastalığıdır. Hassas cilde sahip olan bebek ya da erişkinlerde pişiğin görülme sıklığı da artmaktadır. Hassas ciltler idrar, sıcaklık gibi durumlardan daha fazla etkilenmektedir. Kimi bebeklerin idrarları da daha asitli olmakla birlikte ciltte sık sık pişiğin oluşmasına sebebiyet verebilmektedir.1

 

Pişiğin Sebepleri

Pişik nedenleri arasında bebeklerin ya da bez kullanmak zorunda olan erişkinlerin bezlerinin yeterli sıklıkta değiştirilmemesi nedeni ile cildin tahriş olması, cildin yeteri kadar hava almaması, idrar ile dışkının cildi tahriş etmesi, mantar ya da bakteriyel enfeksiyonlar, irsi bazı rahatsızlıklar ile vücuttaki çinko eksikliği yer almaktadır. Bebeklerde pişik genel olarak katı gıdaya geçilmesi ile birlikte görülmeye başlanmaktadır. Anne sütü ile diğer besinlerin bileşiminin bebek idrarında ve dışkısında oluşturduğu asit hassas cilde daha fazla zarar verebilmektedir.2

Pişik yeni doğan bebeklerde %10 ile %15 oranında görülürken katı gıdalara geçildiği dönemde bu oran %40’a kadar çıkabilmektedir. Yine bebeklerin altlarının temizlenmesinde kullanılan mendiller ile bezlerde pişik oluşumuna sebebiyet verebilmektedir. Bu nedenle hassas cilde sahip bebeklerde alt temizlemek için alkolsüz temizleme mendillerin kullanımına özen gösterilmeli mümkünse pamuk ve su kullanımının yeni doğanlarda tercih edilmesi uzmanlar tarafından önerilmektedir.

Bebekler dışında yetişkinlerde de pişiğe bazı etkenler sebep olur ve bu sebepleri dört başlık halinde inceleyebiliriz.3

Mantar

Trichophyton yaygın cilt, saç ve tırnak döküntülerine neden olan deri mantarı türüdür. Bulaşıcıdır.

Kasık ve vajinal bölgelerde nemli olmasından kaynaklanan pişikler4.

Ağız kısmında yaygın mantar enfeksiyonları olan cryptococcosis, aspergilloz ve histoplazmoz. Genelde HIV / AIDS gibi bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde görülür.

Viral

Dudaklar, burun enfeksiyonları, yüz, cilt, kalça kısımlarında oluşur.

Nonspesifik viral reaksiyonlar yanı sıra enfeksiyon ilişkili döküntülerin neden olduğu pişikler.

Enfeksiyonların neden olduğu ve bilinen bilinmeyen onlarca çeşidi olan pişikler.

Bakteri

Son derece yaygındır ve folikülit, abse, fronkül, selülit, impetigo, stafilokokkal haşlanmış deri sendromu olarak ortaya çıkar ve bunun yanında cerrahi yaraların da neden olduğu pişik türleri.

Streptococcus enfeksiyonu, boğaz enfeksiyonu, kızıl, selülit, nekrotizan fasit ve diğer cilt enfeksiyonlarının neden olduğu pişik türleri.

Ayakkabılardan kaynaklanan pişik türleri.5 Genelde sporcular sık sık maruz kalır.

Mikroplar

Cildi etkileyen genelde uyuza neden olan mikroplar, dolaylı olarak pişiğe sebebiyet verirler.

 

Pişiğin Tedavisi

Pişiğe birçok şey sebep olabilmektedir bundan dolayı tedavisini ele alırken kısıtlı yelpazede ele almamız gerekiyor. Daha çok bebeklerde meydana gelen pişik vakalarının tedavisinden bahsedeceğiz.

Pişik oluşmuş cilt üzerinde mantar enfeksiyonu da görülebilmektedir. Bu nedenle pişiğin önemsenerek en kısa süre içerisinde tedavi edilmesi gerekmektedir. Daha çok antibiyotik kullanan bebeklerde ve kortizonlu ilaç kullanan bebeklerde pişik olan bölgelerde mantar enfeksiyonu görülme riski daha fazladır.

Pişiğin görülmesinin ardından mantar enfeksiyonunun olduğu bölgede pul pul dökülmeler görülmektedir. Yine aynı bölgede kırmızı beneklerde mantar enfeksiyonunun habercisidir. Ancak bu durumun mantar olup olmadığı konusunda teşhis uzman kişiler tarafından konulmalı ve tavsiye edilen ilaçlar kullanılmalıdır. Bilinçsiz şekilde kullanılan ilaçlar cildin daha fazla zarar görmesine sebebiyet verebilmektedir.6

Bu nedenle doktor tarafından önerilmeden ilaç kullanılmamalıdır. Pişik olan bölgenin tedavi edilmesinde çinko içerikli pişik kremlerinin kullanımı önerilmektedir. Ancak bu kremlerin ince bir tabaka şeklinde bebeklerin ve yetişkinlerin cinsel organlarına temas etmemesine özen gösterilerek uygulanması gerekmektedir. Bununla birlikte pişik olan bölgelerin sık sık havalandırılması, mümkün olması durumunda 3 ya da 5 dakika süre ile güneş ışığından faydalanılması, temiz su ve pamuk yardımı ile temizlenmesi, bezlerin sık sık değiştirilmesi ve kirli bezlerin uzun süre bebeğin ya da yetişkinin altında tutulmaması gerekmektedir. Pişiğin en belirgin özelliği ilk başlarda pembe ilerleyen düzeyde ise kırmızı renkli olması, kaşıntı ve yanma ile acı hissi vermesidir. Temiz olmayan ve hava almayan bölgelerde yaz aylarının gelmesi ile birlikte sıklıkla karşılaşılan bir sorun olan pişik tedavisinde bölge mümkün olduğunca kuru tutulmalıdır.7

Diğer yandan pişik, bebek ve yetişkinlerde sadece bez bağlanan kapalı yerlerde meydana gelmemektedir. Aşırı sıcakların olduğu dönemlerde terlemelerden kaynaklı olarak eklem yerlerinde de görülebilmektedir. Bu bölgelerde karşılaşılan pişiklerin tedavisinde pişiğin oluştuğu bölgenin temizlenmesi ve kurulanması ve bu işlemin sık sık tekrarlanması önerilmektedir. Yine tercih edilen kıyafetler kimi zaman cildi tahriş edebilmektedir ve bu tahrişte pişiğe sebebiyet verebilmektedir. Pişiğin tedavisinin aksatılması ya da önemsenmemesi durumunda ilerleyen pişik ciltte pul pul dökülmeler, deride kabarma ve soyulma olarak görülmektedir.

Tedavi edilmeyen ilerleyen pişik, mantar ve diğer enfeksiyon hastalıklarının oluşmasına sebebiyet vermekte, tedavi süreci uzamakta ve cilt daha fazla hasar görmektedir. Cildin hızla tahriş olmasına ve yara durumuna dönüşmesine sebebiyet verebilmektedir.

Ancak pişiğin uzun süre devam etmesi durumunda uzman hekime müracaat ederek gerekli tedavinin uygulanması sağlanmalıdır. Bu nedenle pişiğin önemsenmeden kendi haline bırakılması ve gerekli önlemlerin alınmaması sonucunda oluşabilecek durumların tedavi edilmesi daha uzun süre alacağı ve bebek ya da yetişkin fark etmeden hareketleri kısıtlayıcı, hareketlerin kalitesini düşürücü etkiler meydana getireceğinden kısa sürede tedavi edilmesi fayda sağlayacaktır. Böylelikle ilerlemeden pişik tedavi edilmiş olacaktır.

Bunun yanında bazı bitkisel yöntemler pişik tedavisinin daha hızlı yapılmasına yardımcı olmaktadır.8

Zeytinyağı: Bebekler için özellikle çiğ zeytinyağı tercih edilmelidir. Etkilenen kısma masaj şeklinde uygulanması kısa sürede pişiğin geçmesini sağlayabilir.

Lavanta Yağı: Bebeklerde meydana gelen pişikler için bir damla olmak şartıyla günde sabah akşam masaj şeklinde lavanta yağı sorunun giderilmesine yardımcı olacaktır. Hassas ciltli bebekler için suda inceltilerek uygulanması önerilir.

Pudra: Bebekler dahil yetişkinler de pudrayı etkilenen bölgeye sürerek pişiğin azalmasını ve ortadan kalkmasını sağlayabilirler. Özellikle kasık kısımlarında meydana gelen pişiklere pudra oldukça faydalıdır.

Vazelin: Vazelinin pişiği giderici özelliği yanında nemlendirici özelliği de vardır. Mısır nişastasıyla uygulandığında daha çabuk sonuç almak mümkün.

Yoğurt: Yoğurt daha çok aşırı terleme sonucu meydana gelen pişik türlerine karşı oldukça etkilidir. Rahatlama sağlar.

Hindistan Cevizi Yağı: Etkilenen kısma düzenli olarak hindistan cevizi yağını 3-4 gün boyunca günde 2 kere uygulamak pişiği ortadan kaldırır.


UYARI: Burada yer alan bilgiler sağlıklı bireyler içindir. Tek tip tüketim önerilmemektedir. İçerikte yer alan bilgiler özel durumlarda veya hastalıklarda farklılık gösterebilir. En doğru bilgi için hekiminize ve diyetisyeninize danışınız.

 

KAYNAKLAR

1-)JEFFREY A. NORTON, et al. (1979). Amino Acid Deficiency and the Skin Rash Associated with Glucagonoma https://www.acpjournals.org/doi/abs/10.7326/0003-4819-91-2-213

2-)B. M. PATEL. (1967) Skin Rash with Infectious Mononucleosis and Ampicillin

https://pediatrics.aappublications.org/content/40/5/910.short

3-)Ian CK Wong, et al. (1999). Factors Influencing the Incidence of Lamotrigine-Related Skin Rash https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1345/aph.18422

4-) Baron, D. N, et al. (1956). Hereditary pellagralike skin rash with temporary cerebellar ataxia, constant renal amino-aciduria, and other bizarre biochemical features. https://www.cabdirect.org/cabdirect/abstract/19571400983

5-)B. Melosky, et al. (2009). Management of skin rash during egfr-targeted monoclonal antibody treatment for gastrointestinal malignancies: Canadian recommendations https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2644628/

6-)Bryce P. Purdy, et al. (1984). Desensitization for Sulfasalazine Skin Rash https://www.acpjournals.org/doi/abs/10.7326/0003-4819-100-4-512

7-)G. Tromp, et al. (1996). Genetic linkage of familial granulomatous inflammatory arthritis, skin rash, and uveitis to chromosome 16. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1914842/

8-)S Boonpucknavig, et al. (1979). Immunofluorescence Study of Skin Rash in Patients With Dengue Hemorrhagic Fever https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/380510/

Benzer Makaleler

Yorum Yapın