Acil.Net

Ağız Yarasına Ne Sebep Olur? Nasıl Tedavi Edilir?

#

Yazan, Servet Selim Elagöz
26.04.2020 05:33 (Güncellendi 29.04.2020 01:14)

Hastalıklar GÜVENİLİR KAYNAK

Ağız Yarasına Ne Sebep Olur? Nasıl Tedavi Edilir?

Ağız Yarası Nedir?

Pek çok insan ağız yaralarından muzdarip olabilmektedir. Bazı insanlar birkaç kez bu yaraları tecrübe ederken, diğerleri sürekli olarak ağız yaralarıyla mücadele etmektedir. Son derece ağrılı olabilen bu yaraların en yaygın olarak yaşananı aftöz yaralardır.

Ağız yaralarından en çok etkilenen kişiler genellikle gençlerdir. Diğer yandan, bu lezyonlar her yaştan insanı etkileyebilmektedir.

Ağız yaraları, iç yanaklarda, dilin tabanında ama özellikle de, ağzın ön tarafında yani alt dudağın arkasında ortaya çıkmaktadır. Çoğu zaman, ağız yaralarının boyutu çapı 1 mm’den az olacak kadar küçüktür. Bu yaralar ortaya çıkmadan önce kişi ağzında yanma, karıncalanma ya da kaşınma gibi belirtiler hissetmektedir.

Ağız yaraları özellikle dilin altında ortaya çıktığında ya da dilin sürekli olarak temas ettiği bölgelerde olduğunda, kişi konuşmakta ve yemek yemekte son derece zorlanmaktadır. Bununla birlikte, iyi haber şu ki, ağız yaralarının çoğu herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmadan birkaç gün ya da en fazla iki hafta içinde kendi kendine iyileşmektedir1

 

Ağız Yarasına Ne Sebep Olur?

Ağız yarası neden olur? Çoğu ağız yarası vakalarında, ağızda çıkan yaraların nedeni enfeksiyon değildir. Bu nedenle de, kişiden kişiye geçmemektedir. Ağız yaralarına sahip olan biriyle öpüşmek ya da bardakları veya çatal bıçakları ortak olarak kullanmak, bu yaraların size de geçmesine yol açmamaktadır.

Ağızda meydana gelen ufak hasarlar bile ağız yaralarına neden olabilmektedir. Yemek yediğinizde, yanağınızı yanlışlıkla ısırarak ya da diş fırçasını yanlış kullanarak ağız içinde hasarlara meydana gelmesine sebebiyet verebilirsiniz.

Tekrarlayan ağız yaralarının nedeni genellikle bilinmemektedir. Bununla birlikte, bir takım faktörler tekrarlayan ağız yarası riskini artırabilmektedir. Ağız yaralarını tetikleyen faktörler şunlardır2:  

  • Stres ve anksiyete
  • Ağız travması (örneğin, aşırı diş fırçalama ya da keskin veya sert gıdalar çiğneme)
  • Hormonal değişiklikler

Bazı kadınlar özellikle adet dönemlerinde ağız yaraları geliştirmektedir. Bu, adet döngüsü sırasında vücudunuzdaki hormon düzeylerinde meydana gelen değişikliklerden kaynaklanmaktadır.

Bazı gıdalar yemek de ağız yaralarının gelişme olasılığını artırabilmektedir. Ağız yarası riskini arttırdığı düşünülen bazı gıdalar şunlar olabilmektedir:

  • Çikolata
  • Kahve
  • Yer fıstığı
  • Badem
  • Çilek
  • Peynir
  • Domates
  • Buğday unu

Tekrarlayan ağız yaralarına sahip olan kişilerin yaklaşık olarak % 40 kadarında ağız yaralarıyla mücadele eden bir aile bireyi bulunmaktadır3.  

Sigarayı Bırakmak

Kişi sigarayı bıraktığında, ağız yarası geliştirme riski normalden daha fazla olabilmektedir. Bu vücudun normal bir reaksiyonudur. Vücut, sigara geçmişinden kaynaklanan kimyasallardaki değişimlerle mücadele etmektedir.

Sigarayı bıraktıktan sonra ağızda çıkan yaraların artması geçici bir durumdur. Bunun sigarayı bırakmanızı engellemesine izin vermemelisiniz. Sigara içmenin uzun vadeli sağlığa olan zararları, ağız yaralarının yaşattığı kısa süreli rahatsızlıktan çok daha büyüktür4.  

Altta Yatan Başka Tıbbi Nedenler

Tekrarlayan ağız yaralarının altında yatan başka bir tıbbi durum mevcut olabilmektedir. Ağız yaralarının sürekli olarak çıkmasına neden olabilecek tıbbi durumlardan bazıları şunlardır:

Vitamin B12 eksikliği: B12 vitamini, kırmızı kan hücrelerinin yapılmasına yardımcı olmakta ve vücudun sinir sistemini sağlıklı tutmaktadır. Dolayısıyla, B12 vitamini eksikliği yorgunluk, nefes darlığı ve ağız yaralarına neden olabilmektedir.

Demir eksikliği: Demir eksikliği durumunda, kırmızı kan hücreleri yeteri kadar oksijeni taşıyamamaktadır. Bu da daha yorgun ve uyuşuk hissetmeye yol açmaktadır. Baş dönmesine de neden olan demir eksikliği, bazen ağız yaralarının gelişmesine sebebiyet verebilmektedir5.  

Çölyak hastalığı: Çölyak hastalığı, buğday, çavdar ve arpa gibi gıdalarda bulunan gluten isimli bir proteine karşı hassasiyete sahip olma durumudur. Durum, ince bağırsağın iltihaplanmasına neden olmaktadır. Ağız yarası da çölyak hastalığı olan erişkinlerde yaygın olarak ortaya çıkan bir belirtidir.

Crohn: Crohn hastalığı bağırsak iltihaplanmasına neden olan bir hastalıktır. Ağızda yaraların gelişmesine yol açabilmektedir.

Reaktif artrit: Reaktif artrit, vücuttaki başka bir enfeksiyona karşı oluşan bir reaksiyondur. Bazen ağza yayılan iltihaplanmaya da neden olarak ağız yaralarını tetikleyebilmektedir.

Zayıf bir bağışıklık sistemi: Vücudun bağışıklık sistemine saldıran veya bastıran herhangi bir durum ağız yarasının gelişmesine neden olabilmektedir. Örneğin, HIV gibi bağışıklık-baskılayıcı bir hastalık durumunda ağız yaraları ortaya çıkabilmektedir6.  

İlaca Karşı Reaksiyon

Bazı durumlarda ağız yaraları, alınan bir ilaca tepki olarak ortaya çıkabilmektedir. Ağız yarasına neden olabilecek bazı ilaçlar şunlardır:

  • Non steroid antiinflamatuar ilaçlar: İbuprofen ve aspirin gibi ağrı kesici ilaçlar ağız yarasını tetikleyebilmektedir. (16 yaşın altındaki çocuklara aspirin verilmemelidir.)
  • Nicorandil: Nicorandil bazen anjin tedavisinde kullanılan bir ilaçtır ve ağız yarasına neden olabilmektedir.
  • Beta blokerler: Beta blokerler, anjin, kalp yetmezliği, yüksek tansiyon ve anormal kalp ritimleri gibi kalbi ve kan akışını etkileyen çeşitli koşulları tedavi etmek için kullanılmaktadır ve ağız yarasına neden olabilmektedir.

İlacın kullanılmaya başlamasıyla ya da dozaj artırılmasıyla ağız yaraları ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte, bu genellikle geçici bir durumdur. İlaç nedeniyle ağız yarası problemi yaşıyorsanız, bu konuda doktorunuzdan tavsiye alabilirsiniz7

Diğer Nedenler

Ağız yarasına daha az sıklıkla neden olan diğer durumlar şunlar olabilmektedir:

Herpes simpleks enfeksiyonu: Ağızda ve cinsel organlarda yaraların oluşmasına neden olabilen bu virüs, ağızda da yaraların gelişmesine yol açabilmektedir.

Anemi: Az sayıda kırmızı kan hücresi üretilmesiyle ortaya çıkan anemi, ağız yaralarına neden olabilmektedir.

Bazı cilt koşulları: Liken planus (deride düz, mavi veya mor renkli cilt lezyonlarının bulunması) ve anjina bülloza hemorajika (patlarlarsa ülsere dönüşen kan dolu kabarcıklar) gibi cilt koşulları ağız yaralarına neden olabilmektedir8.  

Gastrointestinal hastalıklar: İrritabl bağırsak sendromu ve gastroözofageal reflü hastalığı ağız yarasını tetikleyebilmektedir.

Farenjit: Boğaz ağrısı ile karakterize olan farenjit, ağız yarasına da yol açabilmektedir.

Suçiçeği: Hafif ama son derece bulaşıcı bir durum olan suçiçeği, kaşıntılı bir döküntü oluşturmaktadır. Sonuç olarak, ağız içinde çıkan yaraları da tetikleyebilmektedir.

El, ayak ve ağız hastalığı: Enterovirüs olarak bilinen bir çeşit virüsün neden olduğu yaygın ve hafif bir hastalıktır9.  


Ağız Yarası Belirtileri

Ağız yarası başlangıcı ve sonrası belirtileri, nedenine bağlı olarak farklı şekillerde gelişebilmektedir, ancak genel olarak belirtileri şu şekildedir:

  • Ağız içinde yuvarlak bir yara veya yaralar
  • Yaralar üzerindeki şişkinlik
  • Hassasiyet
  • Batma nedeniyle çiğneme veya diş fırçalama problemleri
  • Yaraların tuzlu, baharatlı veya ekşi gıdalar nedeniyle tahriş olması
  • İştah kaybı10

Ağız yarası, aft ya da ağız ülseri, altta yatan hastalığa, rahatsızlığa veya duruma bağlı olarak değişen diğer belirtiler ile birlikte de ortaya çıkabilmektedir. Çoğu zaman, ağız içini etkileyen belirtiler, aynı zamanda diğer vücut sistemlerini de etkileyebilmektedir.

Ağız yarası nasıl anlaşılır? Ağız içinde oluşan yaralar ve bu yaraların beraberinde getirdiği belirtiler şunlar olabilmektedir:

  • Ağız köşelerinde çatlaklar
  • Ağız kuruluğu
  • Ateş
  • İştah kaybı
  • Malaise ya da uyuşukluk
  • Bademcikleri veya boğazı kapsayan irin veya beyaz lekeler
  • Cilt döküntüsü
  • Boğaz ağrısı
  • Şişmiş lenf düğümleri11 

Ağız yarasının diğer belirtileri şunları içerebilmektedir:

  • Karın ağrısı
  • Kanama
  • Karışıklık
  • Depresyon
  • İshal
  • Ağız ağrısı veya şişme
  • El ve ayaklarda uyuşma ve karıncalanma
  • Azalan iştahla birlikte istenmeyen kilo kaybı
  • Mide ülseri
  • Dil ağrısı
  • Zayıflık 

Acil Tıbbi Yardım Gereken Ağız Yarası Belirtileri

Bazı durumlarda, ağızda çıkan bu yaralar, acil durumlarda hemen değerlendirilmesi gereken ve hayati tehlike oluşturan bir durumun belirtisi olabilmektedir. Siz ya da birlikte bulunduğunuz birinin hayatı tehdit eden belirtilerden herhangi birine sahip olması durumunda acil tıbbi yardım alınmalıdır. Ciddiye alınması gereken ağız yarası belirtileri ise şunlardır:

  • Yutma veya solunum zorluğu
  • Yüksek ateş
  • Açıkça düşünmede sorun yaşama12

Hamilelikte Ağız Yarası Belirtileri

Hamilelikte ağız yaraları sıklıkla yanak içlerinde, dilde ve iç dudakların altında gelişmektedir. Ancak, durumu daha şiddetli bir hale getirebilen diğer belirtiler de ortaya çıkabilmektedir:

  • Ateş
  • Salyanın ağız kenarından akması
  • Ciltte kaşıntı ve tahriş
  • Yemek yeme ya da konuşma zorluğu
  • Letarji
  • Dil ve ağız alanında yanma hissi
  • Kötü nefes veya ağız kokusu13

Çocuklarda Ağız Yarası Belirtileri

Ağız yarası genellikle çocuğunuzun ağzının iç astarında, diş etlerinde veya dil yüzeyinde ortaya çıkmaktadır. Bu yaraların şekli yuvarlaktır ve beyaz renkte görünmektedir.

Ağız yaraları, çocuğunuz özellikle tuzlu veya baharatlı yiyecekler yediğinde daha da ağrılı bir hale gelmektedir. Bazen çocuğunuz ağız yaraları iyileşene kadar yiyecekleri yemeyi reddedebilmektedir.

Bir enfeksiyon sonucu ağız yaraları oluşmuşsa, çocuğunuzun ateşi de olabilmektedir.

Çocuğunuzun bir ağız enfeksiyonuyla ilgili olarak ağız yarası problemi yaşadığını düşünüyorsanız, hemen bir doktora başvurmalısınız.

Çocuğunuzun ağız yaraları ile birlikte yaşayabileceği diğer ciddi belirtiler ise şunlardır:

  • Kilo kaybı
  • Karın ağrısı
  • Açıklanamayan ateş
  • Dışkıda kan veya mukus
  • Boyun sertliği ve yorgunluğu
  • Anüs çevresinde yaralar

Bu tür ciddi belirtilerin ortaya çıkma nedeni, ağız içinde çıkan yaraların bazen çölyak hastalığı veya iltihaplı bağırsak hastalığına bağlı olabilmesidir14

Ağız Yarası Nedir?

Ağız içinde meydana gelen yaralar, yemek yemeyi ya da konuşmayı oldukça zorlaştırabilen yaralardır. Genellikle, zararsız olan ağız yaraları, ciddi bir sağlık sorunu nedeniyle ortaya çıkmadıysa, bir ya da iki hafta içinde kendiliğinden iyileşmektedir15.  


Ağız Yarasına Ne İyi Gelir?

Kişilerin yediklerinden içtiklerinden zevk almalarını büyük ölçüde kısıtlayan aynı zamanda da gerçekten acı verici olan ağız yaraları birçok sebepten oluşabilmektedir. Herkesin başına mutlaka gelen sorunlardan olan ağız yaralarının iyileşme süreci bazen çok kısa bir süreçte bazen ise gayet sancılı bir uzunlukta devam edebilir. Ağız yaraları aft olarak da bilinmektedir. Bu ağız yaraları doku bozukluklarından kaynaklanmaktadır. Ağız temizliğine yeterince önem vermemek, aşırı sıcak veya soğuk yiyecek içeceklerin tüketilmesi gibi daha birçok sebep ağız yaralarına sebep olabilmektedir.

Yanağınızı bilmeden anlık bir hareketle ısırdığınızda da son derece acılı bir süreç olarak ağız yaraları oluşabilmektedir. Ancak ağız yaraları uçuk ile karıştırılmamalıdır. Ağız yaraları ağzın içinde ortası beyaz ya da sarı renkte olan oluşumlardandır. Ayrıca erkeklerde ağız yaralarının oluşma riski, kadınlara göre daha yüksek olarak belirlenmiştir.


Ağız Yarası Nasıl Tedavi Edilir?

Ağız yarası nasıl geçer? Çoğu ağız yarası vakasında, belirli bir tedaviye ihtiyaç duyulmamaktadır. Ağız yarası, genellikle 10-14 gün içerisinde kendiliğinden iyileşmektedir. Bununla birlikte, ağız içinde çıkan bu yaraların şiddetli, acı verici veya günlük faaliyetlere (örneğin yemek yeme gibi) müdahale etmesi durumunda, tedavi gerekli olabilmektedir.

Ağız yaralarının altta yatan bir durumun sonucu olarak ortaya çıktığı düşünülüyorsa, durumun tedavi edilebilmesi için bir uzmana yönlendirilmeniz gerekebilir16.  

Hafif bir ağız yarası problemi yaşanıyorsa, yaranın daha çabuk iyileşmesine yardımcı olmak için kendi kendinize yapabileceğiniz bazı faydalı yöntemler bulunmaktadır:

  • Dişlerinizi fırçalarken yumuşak bir diş fırçası kullanın.
  • Ağız yarası iyileşene kadar sert, keskin, baharatlı ve asitli yiyecek ve içeceklerden kaçının (çiğnemenin daha kolay olduğu yumuşak gıdaları tercih edin).
  • Belirli gıdaların ağız yarasını tetikleyebileceğini düşünüyorsanız, o gıdalardan kaçının.
  • Yoga, meditasyon veya egzersiz gibi rahatlatıcı yöntemleri deneyerek stres seviyenizi azaltın.

Ağız yarası, keskin bir diş ya da yanağınızın iç kısmını kesen dolgu gibi belirli bir fiziksel neden sonucu oluşuyorsa, nedeni tedavi edildikten sonra ağız yarası doğal olarak iyileşmektedir. Bu konu için bir diş doktorundan yardım alabilirsiniz17.  

İlaçla Tedavi

Bazı durumlarda tedaviye ilaçlarla tedavi edilebilmektedir. Doktorunuz ya da diş doktorunuz size hangi ilacı almanız gerektiği hakkında bilgilendirecektir. Reçetesiz olarak da eczanelerden temin edilebilen ilaçlar bulunmaktadır, ancak, bazı ilaçlar çocuklar veya hamile olan, emziren veya hamile kalmaya çalışan kadınlar için uygun değildir.

Ağız yaralarını ortadan kaldıran herhangi bir ilaç bulunmamaktadır. Kullanılan ilaçların etkinliği hakkındaki araştırmalar da sınırlıdır. Diğer yandan, ilaçla uygulanan tedavilerin gelecekteki ağız yaralarının geliştirme riskini azaltma gücü de bulunmamaktadır18.  

  • Kortikosteroidler

Kortikosteroidler iltihabı azaltmaya yardımcı olabilen bir ilaç türüdür. Ağız içindeki yaralar ile ilişkili ağrıları azaltabilmektedir. Aynı zamanda, iyileşmenin hızlandırılmasına da yardımcı olabilmektedir.

Kortikosteroidler, gargaralar ve spreyler gibi birçok farklı biçimde kullanılabilmektedir. Diğer yandan, 12 yaşın altındaki çocuklarda ağız yarası için kortikosteroid ilaçları kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız19.  

  • Antimikrobiyal Ağız Yıkama Suları

Antimikrobiyal olan ağız yıkama suları, özellikle ağrılı ağız yaraları oluştuğunda kullanılabilmektedir. Bu antimikrobiyal ağız yıkama suları, bakteri, virüs veya mantarları öldürmeye yardımcı olur. İyileşme sürecinin hızlandırılmasını da sağlayabilmektedir. En sık kullanılan antimikrobiyal ilaç ise Klorheksidin glukonat olarak bilinmektedir.

Klorheksidin glukonat normalde günde iki kez kullanılmaktadır. Klorheksidin glukonat kullandıktan sonra dişlerinizin üstünde kahverengi bir leke görebilirsiniz. Bu leke kalıcı değildir ve tedaviyi tamamladığınızda dişleriniz normal rengine dönmelidir.

Bu kahverengi lekeyi önlemenin en iyi yolu, klorheksidin glukonat gargara olarak kullanmadan önce dişlerinizi fırçalamaktır. Bununla birlikte, dişlerinizi fırçaladıktan sonra, gargara kullanmadan önce ağzınızı su ile iyice durduğunuzdan emin olun.

Klorheksidin glukonat gargarası 2 yaşın altındaki bebeklerde kesinlikle kullanılmamalıdır20.  

  • Ağrı Kesici İlaçlar

Ağız yaralarının çok ağrılı olması durumunda, doktorunuz doğrudan ağız yaralarına uygulayabileceğiniz bir ağrı kesici reçete edebilmektedir. Bu ağrı kesiciler gargara, sprey, pastil ve jel formunda bulunabilmektedir.

Doktorunuz bir gargara veya sprey şeklinde bulunan benzidamin reçete etme ihtimali bulunmaktadır. Bununla birlikte, gargaralar 12 yaşın altındaki çocuklar için uygun değildir ve genellikle üst üste yedi günden fazla kullanılmamalıdır21.  

Ağız Yaralarını Önleme Yöntemleri

Ağız yaralarını tamamen durdurmanın sağlandığı bir tedavi yöntemi bulunmaktadır. Bu nedenle, kişinin hayatı boyunca tekrar ağız yaraları yaşama riski bulunmaktadır. Ağız yaralarının ortaya çıkması kaçınılmaz bir durum olsa da, riski azaltmak için yapılabilecek bazı yöntemler mevcuttur.

Bazı önleme yöntemleri şunları içerebilmektedir:

  • Ağız yarasına neden olduğu bilinen ilaçların değiştirilmesi hakkında bir doktorla konuşmak
  • Belirtileri tetikleyebilecek veya kötüleştirebilecek gıdalardan kaçınmak
  • Günlük olarak dişleri fırçalama ve diş ipi kullanma ile ağzı temiz tutmak
  • Geçmişte salgınlara neden olduğu bilinen tetikleyicileri kullanmaktan kaçınmak22 

Ağız Yarası İçin Hangi Doktora Gidilir?

Ağız yarası tanısı ve tedavisi için bir kulak, burun, boğaz uzmanına (KBB) başvurabilirsiniz. Ağız yaraları diş problemleri nedeniyle ortaya çıkıyorsa, bir diş doktorundan da yardım alabilirsiniz.  

 

KAYNAKLAR

1-   Dental Health Foundation, Mouth Ulcers https://www.dentalhealth.ie/dentalhealth/causes/mouthulcers.html

2-   Crispian Scully and Rosemary Shotts ,(2005) ABC of oral health: Mouth ulcers and other causes of orofacial soreness and pain http://exodontia.info/files/ABC_of_Oral_Ulcers.pdf

3-   Crispian Scully and Rosemary Shotts ,(2005) ABC of oral health: Mouth ulcers and other causes of orofacial soreness and pain http://exodontia.info/files/ABC_of_Oral_Ulcers.pdf

4-   Hayden McRobbie, M.B., Ch.B., Peter Hajek, Ph.D.,Fiona Gillison M.Sc.,(2004)  The relationship   between smoking cessation and mouth ulcers https://academic.oup.com/ntr/article-abstract/6/4/655/1083949

5-   Brocklehurst, P., Tickle, M., Glenny, A., Lewis, M., Pemberton, M., & Taylor, J. et al. (2012). Systemic interventions for recurrent aphthous stomatitis (mouth ulcers). Cochrane Database Of Systematic Reviews. doi: 10.1002/14651858.cd005411.pub2 https://www.cochranelibrary.com/cdsr/doi/10.1002/14651858.CD005411.pub2/abstract

6-  Health Service (2011) https://www.hse.ie/eng/health/az/m/mouth-ulcer/causes-of-mouth-ulcers.html

7-   Brocklehurst, P., Tickle, M., Glenny, A., Lewis, M., Pemberton, M., & Taylor, J. et al. (2012). Systemic interventions for recurrent aphthous stomatitis (mouth ulcers). Cochrane Database Of Systematic Reviews. doi: 10.1002/14651858.cd005411.pub2  https://tobaccocontrol.bmj.com/content/12/1/86.short

8-   Scully, C. (2000). ABC of oral health: Mouth ulcers and other causes of orofacial soreness and pain. BMJ321(7254), 162-165. doi: 10.1136/bmj.321.7254.162  https://www.bmj.com/content/321/7254/162.short

9-  de la Rua R, Watkins GH, Watson PJ. (2001) Idiopathic mouth ulcers in sheep    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/11486776

10- Howard Alliger (1993) Method of treating small mouth ulcers with lactic acid https://patents.google.com/patent/US5389679A/en

11- Scully, C., & Felix, D. (2005). Oral Medicine — Update for the dental practitioner. Mouth ulcers of more serious connotation. British Dental Journal199(6), 339-343. doi: 10.1038/sj.bdj.4812805 https://www.nature.com/articles/4812805

12- Scully, C., & Felix, D. (2005). Oral Medicine — Update for the dental practitioner. Mouth ulcers of more serious connotation. British Dental Journal199(6), 339-343. doi: 10.1038/sj.bdj.4812805 https://www.nature.com/articles/4812805

13- Scully, C., & Felix, D. (2005). Oral medicine — Update for the dental practitioner Aphthous and other common ulcers. British Dental Journal199(5), 259-264. doi: 10.1038/sj.bdj.4812649 https://www.nature.com/articles/4812649

14-Macario-Barrel A, Tanasescu SCourville P, 

    https://europepmc.org/article/med/11908135

15-  Lake, R., Thomas, S., & Martin, N. (1997). Genetic factors in the aetiology of mouth ulcers. Genetic Epidemiology14(1), 17-33. doi: 10.1002/(sici)1098-2272(1997)14:1<17::aid-gepi2>3.0.co;2-2 https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1002/(SICI)1098-2272(1997)14:1<17::AID-GEPI2>3.0.CO;2-2

16- Health Service (2011)  https://www.hse.ie/eng/health/az/m/mouth-ulcer/causes-of-mouth-ulcers.html

17- Dental Health Foundation, Mouth Ulcers  https://www.dentalhealth.ie/dentalhealth/causes/mouthulcers.html

18- Whittle, H., Smith, J., Kogbe, O., Dossetor, J., & Duggan, M. (1979). Severe ulcerative herpes of mouth and eye following measles. Transactions Of The Royal Society Of Tropical Medicine And Hygiene73(1), 66-69. doi: 10.1016/0035-9203(79)90132-9https://academic.oup.com/trstmh/article-abstract/73/1/66/1941475

19-  Bishop, P., Harris, P., & Trafford, J. (1967). ŒSTROGEN TREATMENT OF RECURRENT APHTHOUS MOUTH ULCERS. The Lancet289(7504), 1345-1347. doi: 10.1016/s0140-6736(67)91760-6  https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0140673667917606

20- McRobbie, H., Hajek, P., & Gillison, F. (2004). The relationship between smoking cessation and mouth ulcers. Nicotine & Tobacco Research6(4), 655-659. doi: 10.1080/14622200410001734012 https://academic.oup.com/ntr/article-abstract/6/4/655/1083949

21- Hopper, S., McCarthy, M., Tancharoen, C., Lee, K., Davidson, A., & Babl, F. (2014). Topical Lidocaine to Improve Oral Intake in Children With Painful Infectious Mouth Ulcers: A Blinded, Randomized, Placebo-Controlled Trial. Annals Of Emergency Medicine63(3), 292-299. doi: 10.1016/j.annemergmed.2013.08.022 https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0196064413013358

22- Beattie, G., Whelan, J., Cassidy, J., Milne, L., Burns, S., & Leonard, R. (1989). Herpes simplex virus,Candida albicans and mouth ulcers in neutropenic patients with non-haematological malignancy. Cancer Chemotherapy And Pharmacology25(1), 75-76. doi: 10.1007/bf00694344 https://link.springer.com/article/10.1007/BF00694344

Benzer Makaleler

Yorum Yapın