Acil.Net

Hiponatremi Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

#

Yazan, Seher Sena Elagöz
07.05.2020 21:01

Hastalıklar GÜVENİLİR KAYNAK

Hiponatremi Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Hiponatremi Nedir?

Vücuttaki sodyum ve su seviyeleri, vücudun sağlıklı bir şekilde çalışması için dikkatli bir şekilde düzenlenmektedir. Kan dolaşımında bulunan sodyum konsantrasyonu iç hücrelere oranla daha yüksektir. Düzenleyici mekanizmalar, sodyum seviyelerini kontrol etmeye ve korumaya yardımcı olmaktadır. Adrenal bezinde üretilen aldosteron hormonları ve antidiüretik hormon veya hipofizde üretilen vazopressin hormonu, vücutta bulunan sodyum ve su miktarını korumak için böbreklerin su ve sodyum ile olan sürecini ayarlamaktadır.

Su ile sodyum arasında bir denge bulunmaktadır. Kan dolaşımındaki sodyum miktarı yüksek olduğunda, sodyum konsantrasyonunu düşürmeye ve azaltmaya çalışmak için su hücrelerden kan dolaşımına sızmaktadır. Diğer yandan, kan dolaşımındaki sodyum seviyelerinin düşmesi durumunda ise su kandan çıkarak hücrelere girmeye çalışmaktadır ve bu da şişmeye neden olmaktadır. 1 

Hiponatremi, kan dolaşımındaki sodyum seviyelerinin az olması durumudur. Akut hiponatremi, sodyum düzeylerinin hızlı bir şekilde düştüğü durumu tanımlarken, kronik hiponatremi, gün veya haftada sodyum konsantrasyonun kademeli olarak düşmesidir. Kronik hiponatremi zaman içinde benimsenebildiği için çoğu zaman vücut tarafından tolere edilebilmektedir.

Nörolojik değişiklikler, hiponatremi sonuçları arasında sık karşılaşılan durumlardan biridir. Şiddetli veya akut hiponatremi ile birlikte görülen serebral ödem yani beyindeki fazla sıvı, şişmeye yol açabilmektedir. Su, beyin hücrelerine girmekte böylece de şişme meydana gelmektedir. Beyin, kafatası gibi esnemeyen bir kemikle sarılı olduğu için şişlik beyinde sıkışarak basınç oluşturmaktadır. Sonuç olarak da, beyin fonksiyonu önemli ölçüde tehlikeye girebilmektedir. 2 

 

Hiponatremi Belirtileri

Hiponatremi nasıl anlaşılır? Hiponatremi başlangıcı ya da hafif hiponatremi varsa, herhangi bir belirti olmayabilmektedir. Kandaki sodyum seviyesi çok düştüğünde veya çok hızlı düştüğünde ise belirtiler ortaya çıkabilmektedir. 3 

Vücuttaki sodyum seviyesi düştüğü zaman, su hücrelere girme eğilimi göstermekte ve şişmeye yol açmaktadır. Bu durum beyinde meydana geldiğinde, serebral ödem olarak adlandırılmaktadır. Beyin ödemi oldukça tehlikelidir, çünkü beyin kafatası nedeniyle genleşme açısından sınırlı bir alandır ve kafatasında oluşan basınç arttıkça şişme beyin hasarına neden olabilmektedir. Serebral ödem sadece şiddetli hiponatremi vakalarında görülmektedir. 4 

  • Bulantı, diyare ve kusma gibi sindirim sorunları
  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi ve denge kaybı
  • Kas güçsüzlüğü
  • Konsantrasyon eksikliği ve karışıklık
  • Enerji düşüklüğü, uyuşukluk, yeterince uyumuş olmaya rağmen yorgunluk hissetme
  • Duygudurum değişiklikleri ve sinirlilik artışı
  • Kas ağrıları, spazmlar veya kramplar

Ağır vakalarda durum tedavi edilmediği taktirde, hiponatremi beyinde şişme, nöbetler ve muhtemelen koma veya ölüme neden olabilmektedir.

Yaşlılarda, hiponatremi, denge kaybı ve zayıflık nedeniyle düşme, yaralanma ve yürüyüş bozukluklarına yol açabilmektedir. 5 

Kandaki sodyum seviyelerinin zamanla kademeli olarak düştüğü kronik hiponatremi durumunda ise belirtiler genellikle akut hiponatremi (kandaki sodyum düzeyinde meydana gelen ani bir düşüş) gelişimine göre daha az şiddetli olma eğilimindedir. Oluşan kronik hiponatremi belirtileri çok spesifik olmamakla birlikte aşağıdakileri içerebilmektedir: 6 

  • Baş ağrısı
  • Karışıklık veya zihinsel durumda meydana gelen değişiklikler
  • Nöbetler
  • Koma ve ölümle sonuçlanabilecek kadar bilincin azalması

Olası diğer belirtiler arasında şunlar bulunmaktadır:

  • Huzursuzluk
  • Kas spazmları veya krampları
  • Zayıflık ve yorgunluk
  • Mide bulantısı ve kusma 

 

Hiponatremi Nedenleri

Hiponatremi, vücuttaki su ve sodyum dengesizliği nedeniyle oluşmaktadır. Bu durum, genellikle, vücutta bulunan aşırı suyun sodyum miktarını sulandırması ya da vücutta yeterli miktarda sodyum bulunmaması sonucu meydana gelmektedir. Hiponatremi olup olmadığını sınıflandırma, genel olarak, vücuttaki toplam suyun miktarına dayanmaktadır. 7 

Hiponatremi nedenlerine bağlı olarak şu şekilde sınıflandırılmaktadır:

  • Normal Hacim (Övolemik) Hiponatremi

Vücuttaki su miktarı olağandışı bir durum olmadığı sürece normal bir seviyede kalmaktadır. Ancak, bir antidiüretik hormon hipofizden uygunsuz şekilde salgılanabilmektedir. Bu durum, pnömoni, küçük hücreli akciğer kanseri, beyin kanaması veya beyin tümörleri bulunan hastalarda görülebilmektedir.

  • Fazla Hacim (Hipervolemik) Hiponatremi

Çok fazla suyun olması, vücutta bulunan sodyum miktarını inceltebilmektedir. Bu durum, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği ve siroz gibi karaciğer hastalıkları sırasında görülmektedir. 8 

  • Yetersiz Hacim (Hipovolemik) Hiponatremi

Bazı durumlarda, vücuttaki su miktarı dehidratasyona neden olabilecek kadar düşüktür. Antidiüretik hormon uyarılmakta ve vücut su tutmaya başlamaktadır. Bu durum, sıcak bir ortamda aşırı terleme ve egzersiz yapıldığında görülebilmektedir. Kusma ve ishal, pankreatit ve yanıklara bağlı aşırı sıvı kaybı olan hastalarda da ortaya çıkabilmektedir. 9 

Vücuttaki normal bir sodyum seviyesi, litre başına 135 ile 145 miliekivalan sodyum arasında olmaktadır. Hiponatremi yaşandığında, kandaki sodyum miktarı 135 miliekivalan / L’nin altına düşmektedir.

Aşağıdakileri içeren birçok koşul ve yaşam tarzı faktörü,  hiponatremi gelişimine neden olabilmektedir: 10 

Bazı ilaçların kullanımı: Diüretik (idrar söktürücü), antidepresan ve ağrı kesici olan bazı ilaçlar normalden fazla idrara çıkma veya terlemeye yol açabilmektedir. Bu da, hiponatremi gelişimine neden olabilmektedir.

Kalp, böbrek ve karaciğer problemleri: Konjestif kalp yetmezliği ya da böbrekleri veya karaciğeri etkileyen bazı hastalıklar vücutta sıvı birikimine neden olabilmektedir. Vücutta biriken fazla sıvı sodyumu sulandırmaktadır.

Uygunsuz antidiüretik hormon sendromu: Bu durum söz konusu olduğunda, vücutta yüksek seviyelerde antidiüretik hormon üretilmektedir. Sonuç olarak, vücut sıvıyı idrarla atmak yerine vücutta tutmaya başlamaktadır. 11 

Ciddi kusma veya ishal: Bu durum, vücudun sodyum gibi sıvıları ve elektrolitleri kaybetmesine neden olabilmektedir.

Çok fazla su içmek: Sodyum ter ile birlikte vücuttan çıkmaktadır, bu nedenle, maraton ve benzeri gibi dayanıklılık faaliyetleri sırasında fazla su içilmesi durumunda, kandaki sodyum içeriği seyrelebilmektedir. Diğer zamanlarda da, fazla su içmek vücuttaki sodyum miktarının düşmesine yol açabilmektedir. 12 

Dehidrasyon: Gerekli olan miktarda sıvıyı almamak vücut içinde pek çok soruna neden olabilmektedir. Dehidrasyon yani sıvı kaybı olması durumunda, vücut sodyumu ve elektrolitleri kaybetmektedir.

Hormonal değişiklikler: Adrenal bez yetmezliği (Addison hastalığı) durumunda, adrenal bezler vücudun sodyum, potasyum ve su dengesini korumaya yardımcı olan hormonları üretme yeteneğini etkileyebilmektedir. Düşük tiroid hormonu seviyeleri de kandaki sodyum seviyelerini düşürebilmektedir. 13 

Hiponatremi Risk Faktörleri

Bazı faktörler hiponatremi geliştirme riskini artırabilmektedir:

Yaş: Yaşla birlikte vücutta oluşan bazı değişiklikler, belirli ilaçların kullanılması ve vücudun sodyum dengesini değiştiren kronik bir hastalığın gelişme ihtimalindeki artış gibi faktörler, hiponatremi geliştirme riski artırabilmektedir.

Belirli ilaçlar: Hiponatremi riskini artıran ilaçlar arasında tiazid diüretiklerin yanı sıra bazı antidepresanlar ve ağrı kesiciler bulunmaktadır. Bu ilaçlara ek olarak, ecstasy, gibi yasadışı ilaçlar, ölümcül hiponatremi riski oluşmaktadır. 14 

Vücudun sıvı atmasını engelleyen koşullar: Hiponatremi riskini artırabilecek tıbbi durumlar arasında böbrek hastalığı, uygunsuz antidiüretik hormon sendromu ve kalp yetmezliği bulunabilmektedir.

Yoğun fiziksel aktiviteler: Maraton ve diğer uzun mesafeli, yüksek yoğunluklu aktivitelerde yer alan ve bu nedenle de, çok fazla su içen insanlar, hiponatremi geliştirme için yüksek bir risk taşımaktadır.

 

Hiponatremi Tedavisi

Hiponatremi nasıl geçer? Hiponatremi tedavisinin amacı, kanın seyreltilmesine neden olmadan, durumun altında yatan nedenini belirlemek ve kandaki sodyum düzeylerini yenilemektir.  

Hiponatremi teşhisi konulduğunda, intravenöz sıvıları ya da ilaçları reçete edilmekte ve normal sıvı seviyelerinin geri getirilmesi sağlanmaktadır. Reçete edilecek olan bu tedavi yöntemleri, hangi hiponatremi türüne sahip olunduğuna ve toplam kan hacminin nasıl etkilediğine bağlı olarak değişebilmektedir. Sıvıların ve ilaçların amacı sodyum seviyelerini yükseltmek ya da su seviyesini azaltmaktır.

Hipovolemik hiponatremi için uygulanacak olan tedavi, sodyum düzeylerini ortaya çıkarmak için salin solüsyonlarını uygulamaktır. Kandaki su seviyelerinin çok yüksek olması durumunda, yani övolemik hiponatremi gelişmişse, bir süre su ya da sıvı kısıtlaması söz konusu olmaktadır.

Hiponatremi şiddetli olduğunda ve beyin hasarı oluştuğunda, komplikasyonları kontrol altına almak için genellikle, yaklaşık olarak yüzde 3’lük bir sodyum çözeltisi uygulanmaktadır. 15 

Altta Yatan Nedenin Tedavi Edilmesi

Böbrek disfonksiyonu, böbrek hastalığı, karaciğer hastalığı veya hasarı, tiroid rahatsızlıkları, adrenal yorgunluk ve kalp hastalığı söz konusu ise hiponatremi geliştirme riski artmaktadır. Bu durumda, altta yatan tıbbi koşulları tedavi etmek oldukça önemlidir.

Sıralanan bu sağlık sorunlarından herhangi birine sahip olunması durumunda, sağlıklı bir diyetle beslenmek ve vücutta fazla sıvının birikmesini önlemek doğru bir adım olacaktır. Bu konuda doktorunuzdan fikir alabilirsiniz.

Ayrıca, kullanılan ilaçlar, yoğun egzersiz, ishal veya kusma gibi koşullar da vücuttaki sodyum miktarı hızla azalabilmektedir. Bu nedenle, sodyum miktarının çok fazla azalmamasını sağlamak için özen gösterilmelidir. 16 

Sıvı Tüketim Miktarının Kontrolü

Yeterli miktarda su içmek, genel vücut sağlığı için son derece önemlidir. Diğer yandan, gereğinden fazla sıvı alınması zararlı sonuçlara yol açabilmektedir. Vücuttaki fazla su, sodyumun seyreltilmesine neden olmaktadır. Bu nedenle, her zaman vücut için yeterli olan suyu içmek en doğrusu olacaktır.

Diğer yandan, çok fazla aktif olmak ve çok fazla terlemek de, çok hızlı sodyum kaybetmeye yol açmaktadır. Bu tarz durumlarda, kaybedilen sodyum ve elektrolitlerin hızla geri alınmasını sağlamak için bunları içeren içeceklerin tercih etmek faydalı olabilmektedir.

Gün içinde doğru miktarda su içip içmediğinizi bilmenin en iyi yolu idrarınızın rengini kontrol etmektir. Mümkün olduğunca sık idrara çıkıyorsanız ve idrarın rengi soluk sarı bir renk ise bu sağlıklı olarak değerlendirilmektedir. İdrarın açık sarı ya da çok koyu olması sıvı tüketiminin kontrol altına alması gerektiğinin bir işaret olabilmektedir. 17 

Beslenme Tarzı Değişiklikleri

Çok fazla sıvı içerikli yiyecekler yemek ve su tüketmek, ancak bunu yaparken, doğal deniz tuzu veya sodyum tüketmemek vücutta bazı dengesizliklerin yaşanmasına yol açabilmektedir. Sodyum almanın en iyi yolu, sodyumu klorür veya sofra tuzu formunda tüketmektir. Diğer yandan, günümüzde pek çok insan düşük kaliteli et ürünleri, dondurulmuş akşam yemekleri, çeşniler, konserve ürünler, kızartılmış veya fast food olan yiyecekler tükettiği için fazlasıyla sodyum alabilmektedir. Bu tarz işlenmiş gıdalarda kullanılan sodyum içeriklerden bazıları monosodyum glutamat (MSG), sodyum nitrit, sodyum sakarin, kabartma tozu (sodyum bikarbonat) ve sodyum benzoat olabilmektedir.

Diğer yandan, sodyum almak için bu tarz işlenmiş gıdaları tercih etmek çok da doğru olmayacaktır. Daha sağlıklı bir şekilde sodyum alabilmek için yemeklere deniz tuzu eklemek bir seçenek olabilmektedir. Bu sayede, aldığınız tuz miktarını da kontrol edebilirsiniz. Et, süt, pancar ve kereviz de dâhil olmak üzere daha az miktarda sodyum sağlayan bazı sağlıklı yiyecekler de diyetlere eklenebilmektedir. 18 

İlaçların Dikkatli Bir Şekilde Ayarlanması

Eğer diüretikler veya antidepresanlar gibi ilaçlar alıyorsanız, doktorunuz sodyum seviyelerini artırmak ve sıvı tutma riskini güvenli bir şekilde önlemek için dozajları tekrar ayarlayabilmektedir. Diğer yandan, sağlıklı bir diyet, esansiyel yağlar, egzersiz, stres azaltma yöntemleri ve bazı takviyeler gibi doğal tedavi yöntemlerine başvurarak şişkinlik, anksiyete ve depresyon gibi durumların tedavisine yardımcı olabilirsiniz. Bu tarz alternatifleri denemeden önce mutlaka doktorunuzdan onay almalısınız. 19 

Hormonların Dengelenmesi

Hamilelik, menopoz veya diğer hormonal dengelerin değiştiği durumlarda, elektrolit değişikliklerine bağlı olarak şişme, halsizlik, ruh hali değişiklikleri söz konusu olabilmektedir. Hormonal değişiklikler yaşayan kadınlar sıvı ve sodyum dengesizlikleri yaşayabildiği için hiponatremi geliştirme riski taşımaktadır. Ayrıca, adrenal bezlerin de stresle birlikte artma riski bulunmaktadır.

Böbreküstü bezi yetmezliği (Addison hastalığı) ve tiroid bozuklukları gibi koşulları ortadan kaldırdıktan sonra, hormonları egzersiz, stres azaltıcı uygulamalar, sağlıklı bir diyet ve takviye ürünlerle doğal olarak dengelemek için bazı adımlar atılabilmektedir. 20 

Not: Yoğun bir egzersizden ya da sıcak bir ortama maruz kaldıktan sonra, kas güçsüzlüğü veya baş ağrısı gibi hafif belirtilerin yaşanması durumunda, doktor tarafından muayene edilmek her zaman gerekli olmayabilmektedir.

Diğer yandan, ani ve açıklanamayan elektrolit veya sodyum düşüşünde, özellikle yüksek yoğunluklu aktiviteler sonrası ya da düşük kan basıncı veya diyabet gibi rahatsızlıklarınız varsa, bir doktora başvurmanız gerekebilir.

 

 

KAYNAKLAR

1) HJ Adrogué, NE Madias, et al.(2000). Hyponatremia

https://www.nejm.org/doi/full/10.1056/nejm200005253422107

2) A Upadhyay, BL Jaber, NE Madias, et al.(2006). Incidence and prevalence of hyponatremia

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0002934306004918

3) AI Arieff, F Llach, SG Massry, et al.(1976). Neurological manifestations and morbidity of hyponatremia: correlation with brain water and electrolytes.

https://europepmc.org/abstract/med/1256311

4) D Baran, TA Hutchinson, et al.(1984). The outcome of hyponatremia in a general hospital population.

https://europepmc.org/abstract/med/6478674

5) HD Backer, E Shopes, SL Collins, H Barkan, et al.(1999). Exertional heat illness and hyponatremia in hikers

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0735675799901912

6) A Soupart, R Penninckx, A Stenuit, et al.(1996). Reinduction of hyponatremia improves survival in rats with myelinolysis-related neurologic symptoms

https://academic.oup.com/jnen/article-abstract/55/5/594/2610592

7) BK Kleinschmidt-DeMasters, MD Norenberg, et al.(1981). Rapid correction of hyponatremia causes demyelination: relation to central pontine myelinolysis

https://science.sciencemag.org/content/211/4486/1068.short

8) JG Verbalis, SR Gullans, et al.(1991). Hyponatremia causes large sustained reductions in brain content of multiple organic osmolytes in rats

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/0006899391908067

9) BF Palmer, JR Gates, M Lader, et al.(2003). Causes and management of hyponatremia

https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1345/aph.1D105

10) SL Bennani, R Abouqal, AA Zeggwagh, et al.(2003). Incidence, causes and prognostic factors of hyponatremia in intensive care

https://europepmc.org/abstract/med/12706778

11) BK Kleinschmidt-DeMasters, MD Norenberg, et al.(1981). Rapid correction of hyponatremia causes demyelination: relation to central pontine myelinolysis

https://science.sciencemag.org/content/211/4486/1068.short

12) RE O'Connor, et al.(1996). Exercise-induced hyponatremia: causes, risks, prevention, and management

http://clinicalmonster.com/blog/wp-content/uploads/2013/07/exercise_hyponatremia.pdf

13) BF Palmer, JR Gates, M Lader, et al.(2003). Causes and management of hyponatremia

https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1345/aph.1D105

14) JG Verbalis, SR Gullans, et al.(1991). Hyponatremia causes large sustained reductions in brain content of multiple organic osmolytes in rats

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/0006899391908067

15) JG Verbalis, SR Goldsmith, A Greenberg, et al.(2007). Hyponatremia treatment guidelines 2007: expert panel recommendations

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0002934307008455

16) RH STERNS, et al.(1987). Severe symptomatic hyponatremia: treatment and outcome: a study of 64 cases

https://annals.org/data/journals/aim/19657/aime198711010-00008.pdf

17) JG Verbalis, SR Goldsmith, A Greenberg, et al.(2013). Diagnosis, evaluation, and treatment of hyponatremia: expert panel recommendations

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0002934313006050

18) RH Sterns, SU Nigwekar, JK Hix, et al.(2009). The treatment of hyponatremia

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0270929509000187

19) RH STERNS, et al.(1987). Severe symptomatic hyponatremia: treatment and outcome: a study of 64 cases

https://annals.org/data/journals/aim/19657/aime198711010-00008.pdf

20) ) JG Verbalis, SR Goldsmith, A Greenberg, et al.(2007). Hyponatremia treatment guidelines 2007: expert panel recommendations

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0002934307008455

Benzer Makaleler

Yorum Yapın